HAKAN ŞAHİN – Edirne'de kendisini sokak hayvanlarına adayan Füsun Sürdül, bahçesindeki 15 kediye sevgiyle bakıyor.
Sabuni Mahallesi'nde annesiyle birlikte yaşayan Sürdül, 10 yıl önce bahçesine gelen sahipsiz ve hasta bir kedinin bakımını üstlendi.
Gün geçtikçe bahçesinde baktığı kedilerin sayısı artan Sürdül, zamanının büyük bölümünü “Çocuklarım” dediği kedilerin bakım ve beslenme ihtiyaçlarını gidermek için harcıyor.
Füsun Sürdül, 17 Şubat Dünya Kediler Günü dolayısıyla, evininin bahçesini açtığı kedilerle geçirdiği günlerini AA muhabirine anlattı.
Hayvan sevgisinin çocukluk yaşlarda başladığını ve artarak devam ettiğini söyleyen Sürdül, baktığı kedilerin tümünün veteriner kontrolünde olduğunu ve bakımlarının yapıldığını belirtti.
Bahçeli evde oturdukları için daha önce köpek beslediğini, köpekleri ölünce kedi beslemeye başladığını aktaran Sürdül, bir kedinin bakımını üstlendikten sonra bahçesindeki kedi sayısının arttığını ifade etti.
Şu anda 15 kedinin bakım ve beslenmesini üstlendiğini anlatan Sürdül, “2015'e kadar köpek bakmıştık. Köpeğim öldü. Daha sonra kedilere bakmaya başladım. Kendi imkanlarımla birkaç kediye bakarken zamanla kediler çoğaldı. Şimdi 15 kediye bakıyorum. Onlara elimden geldiği kadar her türlü imkanı sağlıyorum. Her sabah 8.30'da kalkıyorum. Kedilerin karnı doyunca isteyen bahçede kalıyor, isteyen dışarı çıkıyor. Akşam olunca hepsi bahçede yaptığımız yuvalara geri dönüyor.” dedi.
Sürdül, baktığı kedilerin tümünün veteriner kontrolünde olduğunu, hepsinin aşılarını düzenli yaptırdığını aktardı.
Kedileri çocukları gibi sevdiğini, onlarla arasında duygusal bir bağ olduğunu belirten Sürdül, şunları kaydetti:
“Ben bekarım, çocuğum yok. Onlar benim çocuklarım gibi. Şefkatli bir şekilde onlara sarılıyorum. İnanın biri gece gelmediği zaman merak ediyorum. Karneleri ve aşıları var. Hepsini kısırlaştırdık. Elimden geldiğince tüm bakımlarını yapıyorum. Hepsinin isimleri var. Panda, Gazoz Kızıl, Cazgır ve Güneş ismini verdiklerim var. Tesadüfen koyulmuş isimler değil bunlar. Güneşli bir günde çok hasta olarak gelenin adını 'Güneş' koyduk. Mesela 'Cazgır' var, çok yaramaz ve hırçın bir kedi o da. Her kedimin benim için ayrı bir önemi var.”
– “Onlar birer can, onların da yaşam hakkı var”
Sürdül, kedi beslediği için komşularıyla bazen ufak çaplı sorunlar yaşadığını, bu sorunların karşılıklı anlayışla çözüldüğünü dile getirdi.
Herkesin canlıların yaşam hakkına saygı duyması gerektiğini vurgulayan Sürdül, “Sokakta mağdur olan hayvanlara destek versinler. Bu hayvanların da bir kalbi var, onların da yaşam hakkına saygı duymalıyız. Herkesin bu hayvanlara duyarlı olması gerekir. Hayvanlara zarar vermeyin, çevreye bırakılan mama kaplarına dokunmayın. Çünkü onlar birer can, onların da yaşam hakkı var.” diye konuştu.