İSTANBUL (İGFA) – İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, kamuoyunun merakla beklediği yol haritasını açıkladı. Beyoğlu’ndaki Haliç Kongre Merkezi’nde basın mensuplarıyla buluşan İmamoğlu, şu açıklamayı yaptı:
Saraçhane’nin hukuksuz seçim iptaline ve içi boş ‘ahmak davası’ gibisi siyasi davalara karşı, bir güçlü demokrasi meydanına dönüştüğünü belirten Lider İmamoğlu, “Ama biz, yılmadan ve asla vazgeçmeden, yüksek azim ve iradeyle çalışmaya devam ettik. İstanbul için ürettik, İstanbulluya hizmet ettik. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin toplumsal belediyeciliği, ülkemizi sarmalayan yoksulluğa ve ümitsizliğe karşı verilen eforun en kıymetli merkezi haline geldi” dedi.
“4 YIL BOYUNCA İSTANBUL, GELECEĞİN IŞILTILI TÜRKİYE’SİNİN UFKU OLDU”
İstanbul’un Türkiye’nin gelecek tahayyülünün hayata geçtiği kent olması gerektiğinin altını çizen Lider İmamoğlu, “Türkiye’mizde gerçek toplumsal barış ve gerçek ulusal birlik, fakat Cumhuriyetimizin asli maksadını, yani yurttaşların, hiçbir ayrım gözetmeksizin, ülkelerinin, kentlerinin, ormanlarının, ovalarının, dağlarının, sularının, tarihi mirasın ve geleceklerinin eşit hissedarı oldukları vakit gerçekleşecektir. 4 yıl boyunca, İstanbul‘u daima birlikte dayanışmanın, refahın, demokratik iştirakin, birbirini seven ve sayan yurttaşların bir ortada, memnunlukla yaşadığı bir kent yapma ideali ile hareket ettik. İstanbul’un bayanlarına, gençlerine, çocuklarına, yaşlılarına yönelik icraatlarımızla bunu muvaffakiyetle sağladık. Korunan tabiatı, tarihi ve canlı kültür hayatı ile varlıklı bir Türkiye hayalinin hayata geçtiği bir kent oluşturmaya başladık. Yani 4 yıl boyunca İstanbul, geleceğin ışıltılı Türkiye’sinin gerek taşıyıcısı, gerek ufku olmuştur” diye konuştu.
“İSTANBUL’UN PROBLEMLERİNİ ÇÖZMEK, TÜRKİYE’NİN MESELELERİNİ ÇÖZMEKTİR”
“İstanbul’un problemlerini çözmek, Türkiye’nin meselelerini çözmektir” diyen İmamoğlu, “Kuşkusuz İstanbul, uzun müddet ihmal edilmiş devasa meselelerle iç içe bir kenttir. Kentimizde, tahammülü imkânsız hale gelen bir nüfus ağırlaşması vardır. Bilhassa iktidarın teşvik ettiği sığınmacı ve mülteci akını, trafik ve güvenlikten konut krizine kadar, farklı boyutlarıyla kentimizi boğmaktadır. Siyasi iktidarın halkımızın, işçilerin, emeklilerin, gençlerin ve bayanların kederlerini umursamayan iktisat siyasetleri sonucu yükselen yoksulluk ve hayat pahalılığı, toplumsal sistemi tehdit eder noktaya geldi. Cumhur İttifakı’nın icra ettiği iktisat anlayışı, Mayıs 2023 seçimlerinden sonra düzgünce fütursuzlaştı. Vatandaşın yoksulluğu, hızlandı ve derinleşti. İşte tüm bunlardan dolayıdır ki, Mart 2024’de yapılacak olan lokal seçimler, bu fütursuzluğa ‘dur’ deme seçimi olacaktır. İstanbul’un bu devasa meselelerini çözmek, birebir vakitte Türkiye’nin problemlerinin nasıl çözüleceğinin bir imtihan yeridir, bir laboratuvardır. Tam da bu nedenle, evet, İstanbul’u kazanmak Türkiye’yi kazanmaktır. Biz, ‘İstanbul’u kalkındırmak, Türkiye’yi kalkındırmaktır. İstanbul’u güçlendirmek Türkiye’yi güçlendirmektir’ şiarıyla iş yaptık, yapmaya da devam ediyoruz” dedi.
Hayatı boyunca bir koltuğa değil, bir misyona aday olduğunun altını çizen İmamoğlu, “Kime oy verdiğine bakmaksızın tüm yurttaşlara seslenmek istiyorum” diyerek şu bildirileri verdi:
“Sevgili yurttaşlarım; İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni daima birlikte korumalıyız. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bu iktidarın eline geçmesinin maliyetinin idrakına, daima birlikte varmalıyız. Geçen müddette gördük ki, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni gayri hukuksal yollardan elde etmek için birçok yol denendi ve denemeye de devam edecekler. Bundan vazgeçmeyecekler. Bunu şimdiye kadar, halkımızın feraseti sonucu başaramadılar. Daima birlikte engelledik. Artık seçimlerde İstanbul’u tekrar kazanmak için bir ortaya gelmeliyiz, aramızdaki tartışmaları bir kenara bırakıp, milletçe bu sürece odaklanmalıyız. Bu büyük muvaffakiyet için, parti ayrımı yapmadan, beraberce hareket etmemiz gerekiyor. Ben, 2019 seçimlerindeki üzere, partiler ötesi İstanbul İttifakı’nı kurmak için elimden geleni yapacağım. Muhalefet partilerinin de bu şuurla hareket edeceğine, bu sorunun partiler üstü bir sıkıntı olduğunun anlaşılacağına yürekten ve gönülden inanıyorum.”
CHP’li yol arkadaşlarına seslenen İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, “Artık CHP seçim kaybedemez. Kaybetmemeli. CHP, ikinci parti olmakla övünemez. Övünmemeli. Asla durum yönetim edemez. Etmemeli. CHP önderliğindeki toplumsal ve siyasal muhalefetin, birebir vakitte mahallî seçimleri kazanması bir zorunluluktur. CHP’liler, bu yüksek kazanma isteği, azmi ve şuuruyla hareket etmek mecburiyetindendir. Bu tarihi bir sorumluluktur” diye konuştu.
Önümüzdeki seçimlerde, yalnızca belediye başkanlıklarını değil, belediye meclislerini de daima birlikte kazanılması gerektiğini belirten İmamoğlu, “Bunun için bütün örgütümüz, belediye lider adaylarıyla birlikte, bu değişim ve dönüşüm sürecini en güçlü biçimde tamamlayıp, ahenk içinde çalışmak, çalışmak, çalışmak zorundadır” dedi.
“İSTANBUL’A HİZMET, DÜNYAYA HİZMETTİR”
Kendisinin Büyükşehir Belediye Lideri olarak birinci yola çıktığında tüm halka bu kutsal kentin en başarılı belediye lideri olacağının kelamını verdiğini anımsatan Ekrem İmamoğlu, “Bu kelamı tutmaya devam edeceğim. 4 sene boyunca olduğu üzere, 16 milyona eşit hizmet götürmek için yola çıkıyorum. Yoksulluğu söküp atan, refah içinde bir kent oluşturmak için yola çıkıyorum. İştiraki ve ortaklaşan aklı merkeze almak için, dünyanın tüm teknolojik yeniliklerine ve gelişimine mesken sahibi olmak için yola çıkıyorum. Bu anlayışla, 2019’da olduğu üzere, Cumhuriyet Halk Partili yol arkadaşlarımla, farklı partilere gönül veren değerli İstanbullularla, kentine sahip çıkan, oyuna sahip çıkan İstanbul Gönüllüleriyle, tekrar İstanbul İttifakı’nı en güçlü biçimde kurmaya geliyorum. İstanbulluları ve tüm yurttaşlarımı da bu yürüyüşe davet ediyorum. Sevgili CHP’liler, değerli İstanbullular, benim çok pahalı vatandaşlarım; inanınız ki, her şey çok hoş olacak” diye konuştu.