Kategoriler
SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ
MOBİL UYGULAMALARIMIZ
Kategoriler
SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ
MOBİL UYGULAMALARIMIZ
FETÖ ile bağlantısı olduğu ileri sürülen ve soy ismini değiştirmesiyle konuşulmaya başlanan ikili, sessizliğini bozdu ve tüm iddiaları reddetti.
Engin-Dilan Polat çiftinin tutuklanmasının ardından gözler lüks yaşantılarını sergileyen fenomenlere çevrildi. Bunların başında da güzellik merkezi ve ürünleri olan Tayyar- Özlem Öz çifti oldu. Çiftin Sağlık Bakanlığı onayı olmadan ürün pazarladığı, FETÖ ile bağlantısı olduğu ve soy isimlerini değiştirdikleri öne sürüldü. Uzun zamandır haklarındaki söylentilerle gündemde olan çift, soy isim değişikliği dışında tüm iddiaları reddetti.
Dün akşam Instagram hesabı üzerinden takipçilerinden gelen soruları cevaplayan çift, “Sizi hedef alıyorlar ne düşünüyorsunuz?” sorusuna “Hukuk bölümümüz gerekli doneleri şu an topluyor. Şu ana kadar soy isim değişikliği hariç bütün haberler iftira ve karalama üzerine. Tabii ki bunların da bir hesabı var. Lütfen duyduğunuz hiçbir şeye inanmayın. İnşallah adalet sağlanacak. Bizi birileriyle aynı kefeye koymayın” şeklinde cevapladı.
Çocukların kullanması için pazarladıkları macunu merdiven altı bir fabrikada yaptıkları ve içeriğinden kaynaklı ceza aldıkları ileri sürülen ikili, “Macunumuzun içeriğiyle ilgili alınmış bir ceza yok. Macunu biz çocuklarımıza her gün yediriyoruz siz de yedirebilirsiniz. İçiniz rahat olsun. 6-7 ay önce Rekabet Kurulu’nun rakip firmanın şikayeti üzerine öngörmüş olduğu bir para cezası var. Bu ceza kesinleşmiş değil, biz bunun için dava açtık. Bu da sadece reklam şeklinin yapılışıyla alakalı öngörülen bir cezaydı. Onun dışında içeriğimiz tertemiz” diye belirtti.
Özsefil olan soy adlarını Öz olarak değiştirdikleri kabul eden çift, “Hakkımızdaki tek doğru iddia bu. Ben Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde asistanlık yaparken soy ismimden rahatsız oldum. Çocuklarımın ileride akran baskısına uğrayabileceğini düşündüm. Kapımda ve kaşemde Özsefil yazmasını istemedim. Bana rencide edici geldiği için değiştirmek istedim. Bunu ben başlattım, benden sonra da ailemde birkaç kişi değiştirdi. Bu ayıp bir şey değil. O dönem zor bir süreç geçirerek yapmıştık” cevabını verdi.
FETÖ tarafından ihraç edildikleri iddia edilen çift, bu iddia için de şunları aktardı: “FETÖ olayları 2016 yılında patlak verdi. Ben 2016 yılında Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde asistan doktordum. O gece ve gündüz bir sürü ameliyat yaptım. Ben daha sonrasında uzman oldum Şanlıurfa Siverek ilçesine giderek 1 yıl çalıştım. Daha sonra Ümraniye’ye gelerek 3 yıl çalıştım. İlhan Varank Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 1,5 yıl çalıştıktan sonra da 2021’de kendi isteğimle istifa ettim. Bununla alakalı yapılan tüm haberler yalan, karalama ve iftira üzerine kuruludur.” dedi.
Öz ailesi konuşulduğu gibi evlerinin olmadığını oturdukları villanın da kira olduğunu belirtti. İkili diğer taraftan Instagram hesapları üzerinden lüks hayatlarıyla alakalı paylaşımları sildikleri yönündeki iddiaları da yalanladı.
İlgili Haberler
