Edenred Türkiye, çalışan bağlılığı, insan kaynakları dönüşümü, yetenek kazanımı, işe alım süreçleri, çalışan yaşam döngüsü, kurum ve çalışan potansiyeli gibi konuları ele aldığı 2025 İK eğilimleri değerlendirmesini paylaştı.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, son dönemde iş dünyasında sıklıkla gündeme gelen “sessiz istifa” kavramı, çalışanların görevlerini yerine getirirken ekstra sorumluluklardan kaçındığı, motivasyonlarının azaldığı ve işle duygusal bağlarının zayıfladığı bir durumu ifade ediyor.
Fiziksel olarak iş yerinde bulunsa da zihinsel ve duygusal olarak işlerinden uzaklaşan çalışanlar, bağlılıkta ciddi bir düşüşün erken sinyalini veriyor.
Bağımsız araştırmalar, 2025 İK eğilimlerinde, çalışan bağlılığı ve deneyiminin ilk sırada olacağını gösteriyor. Bunu sırasıyla geleceğin beceri setlerinin belirlenmesi, insan kaynakları dönüşümü, toplam ödüllendirme stratejisi ile iş gücü stratejisi ve analitiği takip ediyor.
Gallup Küresel İşgücü Raporu'na göre, 2024 itibarıyla Türkiye'de çalışan bağlılığı oranı yüzde 14 oldu. Çalışanların yüzde 61'i “kopuk”, yüzde 25'i ise “tamamen kopuk” olarak çalışıyor.
Her iki çalışandan biri aktif olarak iş arıyor ve işe giren her dört çalışandan biri kısa süre sonra ayrılıyor. Raporda bu durum, “Büyük Kopuş” olarak adlandırılıyor.
Randstad 2024 İK Trendleri Raporu'nda ise bir şirketi çekici kılan unsurların başında “rekabetçi maaş ve yan haklar” olduğu görülüyor.
Workmonitor 2024 Araştırması ise çalışanların yüzde 93'ünün maaş ve yan hakları en önemli konu olarak gördüğünü ortaya koyuyor.
Çalışanların yüzde 60'ı bir şirkette kalma ya da ayrılma kararını maaşın yanında yan haklara göre veriyor. Yan hakların mevcut ve yeni yetenekleri şirket bünyesinde tutunduran faktörlerde maaş ve kariyer beklentisinden sonra 3'üncü sıraya yer aldığı görülüyor.
– “Yeni stratejiler geliştirmeleri gerekiyor”
Açıklamada görüşlerine yer verilen Edenred Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü (CHRO) İpek Baylav, şirketlerin sürdürülebilir başarısını tehdit eden bu gibi durumların, insan kaynakları stratejilerinin önemini bir kez daha vurguladığını belirtti.
Baylav, sessiz istifa kavramının iş hayatına gittikçe entegre olduğuna dikkati çekerek, “Özellikle salgın sonrası çalışma hayatının dinamikleri büyük ölçüde değişti. Çalışanlar artık iş-yaşam dengesi ararken yaşam kalitelerini artıracak çözümler talep ediyor. Dengelerin oldukça hassas olduğu bu dinamik ortamda, insan kaynakları profesyonellerinin sorumlulukları her geçen gün artıyor ve çalışanların beklentilerine etkili bir şekilde yanıt verebilmek için yeni stratejiler geliştirmeleri gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Yan hakların, şirketlerin insan kaynakları stratejisinin vazgeçilmez bir unsuru haline geldiğine işaret eden Baylav, “Çalışanların motivasyonunu, mutluluğunu ve verimliliğini doğrudan etkileyen yan haklar, artık maaş kadar değerli. Ancak tercih edilen bir şirket haline gelmek ve mevcut çalışanların motivasyon ve bağlılığını artırma noktasında yan haklar kritik bir öneme sahip olsa da asıl fark yaratan kriter talepleri doğru karşılayan yan hakları sağlayabilmek.” ifadelerini kullandı.
– “Maaş ve yan haklara daha fazla yatırım yapılması kritik”
2025'te insan kaynakları yönetiminde bağlılık ve devir oranı metriklerinin daha farklı bir perspektifle ele alınması gerektiğini ve çalışan bağlılığının sadece mevcut sorunları çözmekle sağlanamayacağını vurgulayan Baylav, tatmin edici maaş ve yan haklara daha fazla yatırım yapılmasının kritik olduğunu aktardı.
Baylav, 2025’te şirketler için fark yaratacak olanın yalnızca yan haklar sunmak değil, çalışanların gerçek ihtiyaçlarına uygun çözümler üretmek olacağının altını çizerek, şunları kaydetti:
“Hem dünyada hem de Türkiye'de şirketleri yan haklar ile tanıştırmış bir kurum olarak, sunduğumuz esnek yan hak çözümleriyle şirketlerin bu bakış açısını değiştirmelerine yardımcı oluyoruz. Çalışanların ihtiyaçlarına ve beklentilerine paralel çözümler sunuyoruz. 30 yılı aşkın deneyimimizle şunu söyleyebiliriz ki, bu yıl Türkiye'de yan haklarla ilgili çok büyük yatırımlara şahit olacağız. Farklı izin türlerinin uygulanması ve esnek çalışma biçimi bu uygulamaların başını çekecek.”