CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Seçim tek başına bir siyasal iktidara meşruiyet kazandırmaz. Örnekse 1980 darbesinden sonra 82 Anayasası halk oylamasına sunuldu. Darbe anayasasını kabul edenlerin oranı yüzde 91,37. Yani bu ülkenin insanlarının yüzde 91’i darbe anayasasına ‘evet’ dedi.” ifadelerine yer verdi.
Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, topluluk faaliyetleri, yerel seçimler ve eşitlik üzerine sunumlarının sonrasında sözü Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na devretti.
“Kadınlar, Parlamentoda Arzu Ettiğimiz Kadar Temsil Ediliyor Mu?”
Kadınların milletvekili seçme ve seçilme haklarının 1934 yılında tanındığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Fransa 1944’te bu hakkı tanıdı. Bizden tam 10 yıl sonra, Japonya 1945 yani bizden 11 yıl sonra, İtalya, Arjantin ve Meksika ise 1946 bizden tam 12 yıl sonra.” ifadesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu, kadınların milletvekili seçilme hakkını kazandığı seneden bu yana parlamentoda arzu görülen ölçüde temsil edilemediğini belirtti.
Kadınların ciddi mağduriyetlerle yüz yüze olduğu düşünen Kılıçdaroğlu, “Bu dramı sonlandırmak için kadınları ciddi örgütlemeniz gerekiyor. Kadın örgütlenmesini sağladığınız andan itibaren önünüzde hiçbir gücün duramayacağını göreceksiniz.” dedi.
Kılıçdaroğlu, 3 milyon kadar kadının okuma yazma bilmediklerini ve eğitimde de eşitliğin sağlanmasını belirtti. Kadınların sosyal güvenlik haklarıyla ilgili açıklamalar yapan Kılıçdaroğlu, kırsal bölgelerde bütün kadınların çalıştığını, fakat sosyal güvenliklerinin olmadığı iddiasında bulundu.
Kılıçdaroğlu, yolsuzluk gerçekleştirenlerin kanıtlarını yargıya teslim edilmesi gerektiğini savunarak, “Ama yolsuzluk yapanlar yargıya teslim edilmedi tam tersine devlet kadrolarında önemli görevlere getirildi.” şeklinde ifade etti.
Her yurttaşların mali gücüne göre vergi ödemek ile sorumlu olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Bugüne kadar kur korumalı mevduat sahiplerine ödenen faiz 717 milyar lira. Herkes mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür. Ancak 717 milyar liraya faiz geliri elde edenler bir kuruş bile vergi ödemedi.” dedi.
Kılıçdaroğlu konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Sizin fakir veya zengin olmanızın hiçbir önemi yok. 717 milyar lira faiz ödüyorsunuz yönetiyorlar evet ama meşru değildir ahlakçı değildir yasal değildir hukuka uygun değildir anayasaya uygun değildir Bunları bilmek ve bunları anlatmak zorundasınız. Anlatmazsanız Cumhuriyet Halk Partisi kadın kolları il başkanı olarak görevinizi yapmamış olursunuz.”
Sığınmacılar hakkında da değerlendirme yapan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Özellikle sınır illerinde görev yapan kadın arkadaşlarım gideceksiniz ‘sınır namustur’ diye bir tabela var göreceksiniz. ‘Buraya bu siyasal iktidarın namusunu sorgulamaya geldim’ diyeceksiniz. Eğer hudut namustur diye burada yazıyorsa bu hudutlar neden yol geçen hanı? Neden milyonlarca insan elini kolunu sallayarak Türkiye’ye gelebiliyor?”
Kılıçdaroğlu sözlerinde, 14 Mayıs Cumhurbaşkanı seçim sürecine de değinerek, bu zamanda montajlanmış videoların kamuoyu ile paylaşıldığını öne sürdü.
Kılıçdaroğlu, sözlerinin devamında:
“Siz seçime montaj videoları ile gidiyorsanız sahtekarlık yapıyorsanız ve yaptığınız sahtekarlığı da televizyonlarda dillendiriyorsanız ‘Evet bunlar montajdır’ diyorsanız. Gelip ‘Ben yeniden kazandım’ diye meydana çıkıyorsanız sizin ahlaki ve siyasi meşruiyetiniz yoktur.
Seçim, tek başına bir siyasal iktidara meşruiyet kazandırmaz. Örnekse 1980 darbesinden sonra 82 Anayasası halk oylamasına sunuldu. Darbe anayasasını kabul edenlerin oranı yüzde 91,37. Yani bu ülkenin insanlarının yüzde 91’i darbe anayasasına ‘evet’ dedi. Ben o yıllarda İstanbul’da kamu görevlisiydim. ‘Hayır’ diyenlerden birisi de benim, bu yüzde 8’in içinde ben de vardım.” dedi